INTERNATIONAL JOURNAL OF HUMANITIES AND ART RESEARCH
INTERNATIONAL JOURNAL OF HUMANITIES AND ARTS RESEARCH, Academic Journal, Art, Research
Article Template

You can download Article Word Template.

Download Template
Open Archives Initiative Protocol for Metadata Harvesting
Link
All Journal

You can find all our journals list at below link.

Journals List

Two Names Of Theater Literature In The Tanzimat Period: The Copyright Issues Of Mehmed Rıfat And Hasan Bedrettin Pasha In “Temâşâ” And The Fırst Known Dramaturgy Of Turkish Theater Literature

International Journal of Humanities and Art Researches December 2019 Year 3 Pages: [45-52]
Dr.Öğr.Üyesi. İbrahim İmran Öztahtalı
DOI:

Abstract


The first examples of the Turkish theatre, which has a long history, have been found in ancient Chinese sources, and these can be traced to shamanic culture. From the appearance of Turks in Anatolia to the Tanzimat period, which was shaped by the western influence, Karagöz, Puppet, Meddah and Traditional Improvised theatre fed the Turkish theatre. Europe, released from the darkness of the Middle Ages, in the light of the concepts of right, freedom, and equality of the XIX century, witnessed both political and social changes. The mirror of the troubles experienced in this century was, of course, literature, theatre literature and stage. It was impossible for the Ottomans not to be affected by the modernisation movements and new formations in Europe, especially at the state and the army levels. Defeats and lost of lands on battlefields made it obligatory to be in rapport with Europe in the context of modernisation. In particular, the influence of France in the intellectual field made itself felt in the field of literature. In the 19th century, a period of questioning for the Ottoman intellectual, the route of both intellectual and literary works was passing through France in a way. Even, those who somehow did not pass through Paris were not included in the intellectual class. It can also be thought that these quests arose from the fact that classical literature entered into a repetitive, vicious circle, especially in the literary field. The institution of the Ottoman society, which lagged behind Europe in many respects, especially educational institutions, collapsed and could not fulfil their functions. This situation increased the amount and variety of quests. In this inevitable innovation and change, as Ahmad Hamdi Tanpınar said, among the most important innovations that entered the country between 1839-1856, the theatre was the most important one. The French revolution increased the interest of the Ottoman intellectuals on social issues, and French was the language that was tried to be learned the most. During the Tanzimat period, the French embassy had a significant impact on the development of western-style theatre. While organising essential events both in Izmir and Istanbul, especially in the XVII century, the games played in the French embassy building in Istanbul were critical signals of this effect. This interest also provided great wealth in stories, novels and plays translated from French. The Western Theater, where we started to see the signs and examples much earlier, began to develop and attract attention under the leadership of non-Muslims with the declaration of the Tanzimat. The influence of the Ottoman dynasty and notables in the formation of this interest cannot be denied. Foreigners, especially the ambassadors sent to Europe, carried the cultural products to the capital, accelerating the westernisation efforts. With the staging of copyrighted translation adaptations which were brought to theatre literature, cultural change got a serious impetus, at least in Istanbul. Melodramas were the most remarkable plays of that period. When the Ottoman society, which has a low literacy rate, is taken into consideration, it is clear that the views of Tanzimat writers were correct. According to them, there was a large mass of people to be educated. Tanzimat writers were the ones who would ensure the movement of these people and shape it and show the right way. Theatre was the only collective means of education in this society which was in need of education and cannot benefit from printed books. During the Tanzimat period, melodramas were perceived as a way by which society can understand and acquire moral values alongside issues such as women roles and famililes. Namık Kemal's “Theater” article and Celal Mukaddime are the two masterpieces to reflect the painful process and adaptation problems of the Ottoman Turkish theatre, which had been in the process of learning and adjusting the western theatre until 1908, the declaration of the Constitutional Monarchy II. The main problems that attract attention in the article were the scarcity of copyright works, the shortage of pronunciation by the actors and non-Muslims, and the issue of translation. Two crucial names who contributed to the XIX century Turkish theatre literature are; Hasan Bedrettin and Mehmet Rıfat. The seven games they copyrighted together also contributed to the problem of copyright, which was an essential problem of the period. Many of the plays, which we see staged many times, are regarded as disasters in their own words. The prominent form of the Tanzimat period is melodramas. Some of the works of the authors are melodramas written under the influence of romanticism.

Özet


Geçmişi oldukça eskiye dayanan Türk tiyatrosunun ilk örnekleri eski Çin kaynaklarında tespit edilmiştir. Bu örnekler şaman kültürünün izlerine rastlanır. Türklerin Anadoluya girmesinden Batı etkisinde şekillenen Tanzimat dönemine kadar Türk tiyatrosunu Karagöz, Kukla, Meddah ve Orta Oyunu beslemiştir. Orta çağ karanlığından sıyrılan Avrupa, XIX. Yüzyılın hak, özgürlük, hürriyet, eşitlik kavramlarının ışığında, hem siyasi hem de toplumsal değişimlere sahne olmuştur. Bu yüzyılda yaşanan sıkıntıların aynası elbette edebiyat, doğal olarak da tiyatro edebiyatı ve sahne olmuştur. Osmanlıların özellikle de devlet kademesi ve ordunun Avrupadaki yenileşme hareketlerinden ve yeni oluşumlardan etkilenmemesi mümkün değildir. Savaş meydanlarında alınan yenilgiler ve kaybedilen topraklar, Avrupa’ya modernleşme bağlamında uyumu zorunlu kılıyordu. Özellikle Fransa’nın düşünsel alanda hissettirdiği etki, kendini edebiyat alanında da hissettirmiştir. Osmanlı aydını için bir arayışlar dönemi olan XIX. Yüzyılda, hem fikrî hem de edebî çalışmaların güzergâhı bir şekilde Fransa’dan geçiyordu. Öyleki o dönemde bir şekilde yolu Paris’ten geçmeyenler, aydın sınıfına dahil edilmiyordu. Bu arayışların özellikle de edebî alanda Klâsik edebiyatın kendini tekrarlayan, kısır bir döngü içerisine girmesinden kaynaklandığı da düşünülebilir. Birçok konuda Avrupanın gerisinde kalan Osmanlı Toplumunun başta eğitim kurumları olmak üzere müesssesesi çökmüş ve işlevini yerine getiremez olmuştur. Bu durum arayışların çapını ve çeşitini arttırmıştır. Kaçınılmaz olan yenileşim ve değişim içerisinde -Ahmet Hamdi Tanpınarın dediği gibi- 1839-1856 yılları arasında memlekete giren yenilikler arasında en mühimi tiyatro olmuştur. Fransız devrimi, Osmanlı aydınlarının sosyal konulara olan ilgisini arttırmış, Fransızca dönemin en çok öğrenilmeye çalışılan dili olmuştur. Tanzimat döneminde Batı tarzı tiyatronun gelişimine Fransız elçiliğinin büyük etkisi olmuştur. Hem İzmir hem de İstanbul’da önemli etkinlikler organize ederken özellikle daha XVII. Yüzyılda İstanbul’da Fransız elçiliğinde yaptırılan tiyatro binası, burada oynanan oyunlar bu etkinin önemli sinyallerdir. Bu ilgi, Fransızcadan tercüme edilen hikâye, roman ve oyunlarda da büyük bir zenginlik sağlamıştır. Belirtilerini ve örneklerini çok daha önceleri görmeye başladığımız Batı Tiyatrosu, Tanzimatın ilanıyla gayrimüslimlerin öncülüğünde gelişmeye ve ilgi görmeye başlamıştır. Bu ilginin oluşmasında Osmanlı hanedanının ve devletin ileri gelenlerinin etkisi yadsınamaz. Yabancı, özellikle de Avrupaya gönderilen elçilerin bulundukları ülkelerin kültür ürünlerini payitahta taşımaları, Batılılaşma çabalarını hızlandırmıştır. Tiyatro edebiyatına kazandırılan telif tercüme niteliğindeki adaptasyonların sahnelenmesiyle kültürel değişime en azından İstanbul’da ciddi bir ivme kazandırmıştır. Bu dönemin daha ziyade dikkat çeken oyunları melodramlardır. Okur yazar oranının oldukça düşük olduğu Osmanlı toplumu göz önüne alındığında Tanzimat yazarlarının bakış açılarının ne denli doğru olduğu da çıkar ortaya. Onlara göre ortada eğitilecek büyük bir halk kitlesi vardır. Bu halkın devinimini sağlayacak, onu biçimlendirip doğru yolu gösterecek kişiler de Tanzimat yazarlarıdır. Eğitilmeye muhtaç, kitaplardan istifade edemeyen bu toplumun, okuma gerektirmeyen, tek toplu eğitim aracı da tiyatrodur. Tanzimat döneminde melodramlar, toplumun kadın, aile gibi konuların yanında ahlakî değerleri algılayıp edinebileceği bir yol olarak algılamaktadır. II. Meşrutiyetin ilanı olan 1908’e kadar Batlı tiyatroyu öğrenme ve intibak etme süreci yaşayan Osmanlı Türk tiyatrosunun sancılı sürecini ve uyum problemlerini en ciddi şekilde yansıtan Namık Kemal’in “Tiyatro” makalesi ve Celâl Mukaddimesi’dir. Makalede dikkati çeken temel problemler, telif eserlerin azlığı, oyuncu ve gayrimüslimlerin teleffuz sıkıntısı, tercüme meselesidir. XIX. Yüzyıl Türk tiyatro edebiyatına katkıları olan iki önemli isim; Hasan Bedrettin ve Mehmet Rıfat’tır. Birlikte telif ettikleri yedi oyun dönemin önemli sorunu olan telif eser problemine de katkı sağlamaktadır. Birçok kez de sahnelendiğini gördüğümüz oyunların kendi ifadeleriyle önemli bir kısmı facia olarak nitelendirilir. Tanzimat döneminin öne çıkan biçimi melodramlardır. Bu müelliflerin de eserlerinin bir kısmı romantizmin tesiri altında yazılmış melodramlardır.


Keywords:
Turkish theatre, Tanzimat, Melodram, Hasan Bedrettin, Mehmet Rifat, Dramaturgy, Theatre
Anahtar Kelimeler:
Türk tiyatrosu, Tanzimat, Melodram, Hasan Bedrettin, Mehmet Rıfat, Dramaturgi, Oyun

References


AKI, Niyazi (1989), Türk Tiyatro Edebiyatı Tarihi I (Başlangıçtan Cumhuriyet Devrine Kadar), Dergah Yayınları, İstanbul.

ANT, Metin (1972), Tanzimat ve İstibdat Döneminde Türk Tiyatrosu (1839-1908) Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 118, Ankara.

ANT, Metin (1999), Osmanlı Tiyatrosu, Kuruluşu-Gelişimi-Katkısı, Dost Kitabevi, İstanbul.

ÇAMURDAN, Esen (2015), Tanzimat Dönemi Türk Tiyatrosu, Habitus yayıncılık, İstannbul.

DOĞAN, Âbide (2014), Aka GÜNDÜZ, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara.

ENGÜNÜN, İnci (1991) Yeni Türk Edebiyatı Araştırmaları, Dergah yayınları, İstanbul.

ENGÜNÜN, İnci (2006), Yeni Türk Edebiyatı, Tanzimattan Cumhuriyet’e (1839-1923), Dergah Yayınları, İstanbul.

ENGÜNÜN, İnci (2019), Türk Tiyatrosu -Şinasi’den Turan Oflazoğlu’na-, Dergah Yayınları, İstanbul.

GÖÇKÜN, Önder (1992), Türk Dünyası El Kitabı, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü yayınları: 12, Seri: 1, Sayı: A-23, Ankara.

GÜLER, Kadir, SEÇKİN (2012), Kütahyali Hasan Bedreddin Paşa Ve Tiyatrolari Üzerine Bazi Mülâhazalar, The Journal of Academic Social Science Studies, International Journal of Social Science Volume 5 Issue 3, p. 75-89, June 2012.

Hasan Bedrettin, Mehmet Rıfat Efendi (H.1292), Temaşa, Kırkanbar Matbaası, İstanbul.

Hüseyin Remzi (H.1305), Lugat-ı Remzi, Matbaa-ı Hüseyin Remzi, İstanbul.

KORKMAZ, Ramazan, Diğerleri (2004), Yeni Türk Edebiyatı El Kitabı (Geliştirilmiş 3. Baskı), Grafiker yayıncılık, Ankara.

NUTKU, Özdemir (2014), Zaman İçinde Zaman, Opus yayıncılık, İstanbul.

SEVENGİL, Refik Ahmet, Türk Edebiyatında Dram Sanatı, İstanbul 1959.

TANPINAR, Ahmet Hamdi (1992), Edebiyat Üzerine Makaleler, Dergah Yayınları: 38, HAZ. Dr. Zeynep KERMAN, İstanbul.

TANPINAR, Ahmet Handi (1967), XIX. Asır Türk Edebiyat Tarihi, Çağlayan Kitabevi, İstanbul.

TÖRE Enver (2009), Dramatik Edebiyat Üzerine Araştırmalar I, Dijital Sanat Yayıncılık, İstanbul.

TÖRE Enver (2009), Dramatik Edebiyat Üzerine Araştırmalar II, Dijital Sanat Yayıncılık, İstanbul.


Submitted at: 2019-11-22 17:47:06
Accepted at: 2019-12-24 22:27:16
To Journal: December 2019 Year 3

Author Details:
İbrahim İmran,Öztahtalı ORCID:0000-0003-4964-8978 Gazi Üniversitesi

To Reference: Öztahtalı, İbrahim İmran (2019), Two Names Of Theater Literature In The Tanzimat Period: The Copyright Issues Of Mehmed Rıfat And Hasan Bedrettin Pasha In “Temâşâ” And The Fırst Known Dramaturgy Of Turkish Theater Literature . International Journal of Humanities and Art Researches,December, Year 3, Issue:2, Volume:2, Pages:45-52

Viewed: 707 Downloaded: 510